Ara
Meşrutiyetin İlanı ve İyd-i Milli
- Müverrih
- 23 Tem 2019
- 3 dakikada okunur
Meşrutiyetin İlanı – 24 Temmuz 1908

9 Haziran 1908 tarihinde İngiltere Kralı II. Edward ile Rus Çarı Nikola Reval’de bir araya geldi. Reval mülakatı neticesinde bazı şayialar Türk-İslam eline ve daha ziyade Makedonya’ya adeta bomba gibi düşmüştü. Memleketin Reval’de Ruslar ve İngilizler tarafından taksim edildiği söylentileri cümle memleket sathında ve Makedonya’da ki subaylar arasında büyük heyecan ve asabiyete sebep oldu. Bu olay neticesinde İttihatçılar “Memleket elden gidiyor” düşüncesine kapılarak harekete geçtiler. Bu sırada Padişah Rumeli’de olup biteni anlamak için Selanik merkez komutanı Yarbay Nazım Bey’i görevlendirdi. Yarbay Nazım Bey aynı zamanda Enver Bey’in eniştesiydi. Bunu haber alan cemiyet Nazım Bey’e suikast düzenlenmesine karar verdi. Suikasttan sağ kurtulan Nazım Bey İstanbul’a götürülür.

Bundan sonra meşrutiyete giden yolda en önemli adım Kolağası Niyazi Bey’in taburu ile dağa çıkması ve bu olayı müteakiben Binbaşı Enver Bey’in Haziran 12’yi 13’üne bağlayan gece bu isyana katılarak taburu ile dağa çıkmasıdır. İsyanın başlamasının ardından Yanya Valisi Tatar Osman dağa kaldırılır. Padişah sert tedbirler almaya kalkmışsa da herhangi bir faydasını görmemiştir, bu tedbirlerden biri ve en büyüğü meşhur Arnavut Şemsi Paşa'yı isyanı bastırması için görevlendirmesidir fakat Paşa Manastır Postahanesi önünde muhafız taburları arasında teğmen Atıf tarafından vurulur bunun üzerine ihtilâlci İttihatçılar halkın güvenini arkasına almış oluyordu. Binbaşı Enver Bey dağda halka şöyle seslendi:

'' Arkadaşlar! İşte beni görüyorsunuz. Binbaşı idim. Anam, babam, kardaşlarım var. Hepsini bıraktım. Ben bu iş için çalışacağım. Sizde benimle beraber ölünceye kadar canınızla, malınızla çalışacağınıza söz veriyor musunuz? "
Ohrili Eyüp Sabri'nin Bulgar Komitacılar ile anlaşmasıyla İhtilâl ateşi tüm Balkanları sarmış oldu. 23 Temmuz günü Balkanlar'da çeşitli yerlerde İttihatçılar ve halk meşrutiyeti ilan etmiş bulunuyordu. "Artık hep memnun idik. Kan dökülmeye hacet kalmadan maksat istihsal edilmişti. Şekerler dağıtıldı. Milislere yemek verildi. Sonra, dere kenarındaki mektep meydanlığında asker ve ahali toplanarak meşrutiyetin faydalarını ve bundan sonra kardeş gibi yaşamak hususunda çeşitli dilde nutuklar çekildi. Dua edildi." (Enver Bey)
Rumeli’den Yıldız’a meşrutiyetin ilanı hususunda telgraf yağmaktadır. Duruma daha fazla hakim olamayan Padişah, isyanın memleketin diğer vilayetlerine de yayılacağından şüphe ederek 24 Temmuz 1908’de meşrutiyetin ilanına karar verir.

İttihat ve Terakki Merkezi, Enver Beyi Selânik'e çağırır buradaki ilgiye dayanmayan Enver Bey mutluluktan ağlamaya başlar. "Enver Bey çok mahçuptu. Hürriyetin ilanından sonra dağdan inişinde Talat Paşa kolundan tutup bir masanın üzerine çıkarıp “Haydi konuş” demiş “Yaşasın hürriyet!” demiş kalmış… Bütün kudretine rağmen pek mahcuptu”. (*) Enver ve Niyazi Beyler o günden sonra halkın gözünde iki 'Hürriyet Kahramanı'dır. 'Kabe-i Hürriyet' Selânik tarihinde görülmemiş şenliklere ev sahipliği yapıyordu. İstanbul ise bu durumda ne yapacağını şaşırmıştı fakat İkdam Gazatesi binasına bayrak asınca her şey kendiliğinden oldu bütün vatandaşlar sokağa döküldü müslim gayrimüslim herkes Hürriyeti kutluyordu papazlar ve imamlar birbirlerine sarılıyordu, Namık Kemal'in 'Vatan' piyesi yeniden sahneleniyor ve halk Hürriyet Şehidi Namık Kemal’in bu piyesine büyük ilgi gösteriyordu. Yeni kabine reisi Küçük Said Paşa sultan önünde yemin etti ve Selanik'ten gelen İttihatçı heyet ile konuştu. Meclis 4 Aralık 1908 günü yeniden büyük kutlamalar ile açıldı. Sultan Abdülhamid Han'ın nutku mecliste okundu ve nutuk "İnşallah Meclis-i Mebusan'ımız, devletimize ve milletimize hayırlı işler görür, vatanımız her türlü saadete mazhar olur. Cenab-ı Hak cümlemizi tevkifat-ı samedaniyesine mazhar eylesin. Âmin" bu cümleler ile son buluyordu.
İlk Milli Bayramımız: “İyd-i Milli”

Meşrutiyetin ilanı 24 Temmuz 1909’dan itibaren memlekette milli bayram olarak kutlanmaya başlanmıştır. İyd-i Milli 1 Haziran 1909 tarihli oturumda meclis tarafından onaylandı. 6 Temmuz 1909 tarihinde Takvim-i Vekayi gazetesinde yayınlandı. İyd-i Milli cumhuriyetin ilanından sonra da 1934 tarihine kadar kutlanmaya devam etmiştir. 27 Mayıs 1935 tarihinde kabul edilen kanunla kaldırılmıştır.
(*) Taylan Sorgun - Mütareke Dönemi ve Bekirağa Bölüğü, Celal Bayar’dan naklen
Comments