top of page

Kuran Dışı Vahiy Var Mıdır -1-

  • Yazarın fotoğrafı: Müverrih
    Müverrih
  • 5 Ağu 2019
  • 4 dakikada okunur

Sözlükte “hızlı bir şekilde ve gizlice söylemek, işaret etmek, ilham etmek” anlamındaki vahiy (vahy) terim olarak “Allah’ın bir emri, bir hükmü veya bilgiyi peygamberine/nebisine gizli olarak bildirmesi” demektir (Lisânü’l-ʿArab, “vhy” md.). (1) İslam alimleri vahyi ikiye ayırmışlardır birincisi Vahyi Metluvv ikincisi ikincisi ise Vahyi Gayri Metluvvdur.

A-) Vahyi Metlüv:

Okunan vahiy demektir.Bundan maksat Kur'andır Bu Kuran bana sizi ve ulaştığı herkesi uyarmam için vahyolundu..."Enam 6/19 Sana vahyedilmesi tamamlanmadan Kur'an-ı acele okuma. Tâ-hâ 20/114 vb. âyetler Kur'an'ın vahiy ürünü olduyğunu ifade etmektedir.

B-) Vahyi Gayri Metlüv: Okunmayan vahiy demektir. Bundan maksat,Peygamberin Kur'an dışı aldığı vahiydir.(2) Bu görüşe göre Nebimize

Kur'an dışında da kimi zaman Kur'an-ı açıklaması için kimi zaman başka şeyler için vahiyler gelmiştir.

Bize göre böyle bir vahiy çeşidi yoktur. Şimdi Allah'ın Elçisi'ne Kuran dışı vahiy gelip gelmediğini delilleriyle inceleyelim.

Tarih'de ki Bütün Alimler Kuran Dışı Vahyi Kabul Eder Mi?

Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisinde belirtildiğine göre vahyi Gayri Metlüv tartışmalı bir konudur ilgili ansiklopedideki ifade şu şekildedir:

Literatürde yer alan tartışmalı konulardan biri de Kur’an dışındaki vahiy meselesidir (vahy-i gayr-i metlüv). Başta Sünnîler olmak üzere âlimlerin büyük çoğunluğuna göre Hz. Peygamber’e Kur’an dışında da vahiy gelmiştir. (3) Görüldüğü gibi ansiklopedi de "âlimlerin büyük çoğunluğuna göre Hz. Peygamber’e Kur’an dışında da vahiy gelmiştir" denmektedir buradan şu sonuç çıkar azınlıkta olsa bir kısım alimlere göre Vahyi Gayri Metlüv gelmemiştir yani Allah'ı Nebisi (s.a.v.) Kuran dışı vahiy almamıştır.

Yine İbni Abbas kendisine Rasulullah'a Kuran dışında vahiy gelip gelmediğini soranlara şöyle demiştir “Kur’an’dan başka vahiy yoktur.” (Ebu Cafer Tahavi, Şerhu Muşkilil Asar, tahk. Şuayb el-arnavut, müessesu’r-Risale, 1415/ 1994, 14/466)"

Görüldüğü gibi azınlıkta olsa ulemadan bir kısmı Kuran dışı vahyi kabul etmemektedirler.

KU'RAN DIŞI VAHYE GETİRİLEN DELİLLERDEN BİR KISMI.

1-) Allah’ın sana lutfu ve esirgemesi olmasaydı onlardan bir güruh seni yanıltmaya yeltenmişti; halbuki onlar ancak kendilerini saptırırlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah sana kitabı ve hikmeti indirmiş, bilmediğini sana öğretmiştir. Sana Allah’ın lutfu gerçekten büyük olmuştur. Nisa/113

Rabbimiz Nisa Suresi 113. ayetide sana Kuranı ve Hikmeti indirdik diyor. Hikmet Kuran dışında bir şeydir dolayısıyla sünnettir ve Allah tarafından Kuran dışı vahiy olarak indirilmiştir.

Cevap: Hikmet Kuran ile beraber Kuran'ın içinde indirilmiştir bunun en büyük delili Yasin suresi'nin ilk iki ayetidir orada rabbimiz şöyle buyurur. Yasin. Yemin olsun "hikmetli" (hikmet içeren) Kuran'a. Demek ki hikmet Kuran dışında indirilmiş bir vahiy değil Kuranda var olan bir bilgi çeşdidir.

2-)

Hani peygamber eşlerinden birine, gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi o sözü (başkasına) haber verip Allah da bunu peygambere açıklayınca, peygamber bunun bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber, bunu ona (sırrı açıklayan eşine) haber verince o, "Bunu sana kim bildirdi?" dedi. Peygamber, "Bunu bana, hakkıyla bilen ve hakkıyla haberdar olan Allah haber verdi" dedi Tahrim/3

Ayette eşi peygambere sırrı sana kim bildirdi diyor,peygamberde hakim ve habir olan Allah bildirdi diyor. Allah ilgili ayetteki sırrı peygamberine Kuranda bildirmediğine göre Kuran dışı vahiyle bildirmiştir.

CEVAP: Allah Tahrim Suresinin 3. ayetinde Rasulüne sırrı nasıl bildirdiğini söylüyor. İlgili ayette Allah şöyle buyuruyor :

Hani peygamber eşlerinden birine, gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi o sözü (başkasına) haber verip Allah da bunu peygambere "AÇIK EDİNCE(EZHERAHULLAHU)", peygamber bunun bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti.

Ayette açıkl edince diye çevirdiğimiz fiil ezhera fiilidir ezhera açığa çıkartmak,ortaya çıkartmak ve görmesini sağlmak yani zahir kılmak manasına gelir. Zahir kılmak fiilide aynı kökden gelmektedir. Allah ilgili olayı zahir kılarak peygamberin eşlerinin arasında geçen sırrı ifşa etme olayını görmesini/duymasını sağlamıştır. Dolayısıyla peygamber Allah'ın zahir kılmasıyla eşinin sırrını ifşa ettiğinden haberdar olmuştur. Allah'ın elçisi eşinin ilgili sırrı ifşa ettiğini vahiy yoluyla öğrenmemiş Allah'ın olayı görmesini/duymasını sağlayarak öğrenmiştir. Olayı görmesini sağlayan Cenabı Allah olduğu için de "bunu sana kim bildirdi" sorusuna Allah bildirdi diye cevap vermiştir.

3-) Biz senin, yüzünü göğe doğru çevirip durduğunu elbette görüyoruz. İşte şimdi kesin olarak seni memnun olacağın kıbleye döndürüyoruz. Artık yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir; nerede olursanız olun yüzünüzü o yöne çevirin. Kuşku yok ki kendilerine kitap verilenler onun rablerinden gelmiş bir gerçek olduğunu elbette bilirler. Allah onların yaptıklarından habersiz değildir. Bakara 144.

Bu ayete göre Allah'ın elçisi bu ayet inene dek Mescid-i Aksa'ya dönüyordu. Fakat Kuranda yüzünü Mescid-i Aksa'ya dön diye bir ayet yok demek ki Allah'ın Rasulü aldığı Kuran dışı vahiyle yüzünü Mescid-i Aksa'a dönüyordu.

CEVAP : Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi namaz,oruç hacc,zekat,kurban gibi ibadetler Hz.Muhammed a.s dan öncede Mekke ve Medineliler tarafından biliniyor ve eski peygamberlerin öğrettiği şekilde uygulanıyordu.Allah'ın Elçisi'de ilk zamanlar "Senden önceki Nebilerin yoluna uy"Enam 90. ayeti gereği namazını Yahudiler gibi Mescid'i Aksa'ya dönerek kılıyordu. Allah Rasulü'ne "namaz kıl" emri geldiğinde Rasulullah ve müslümanlar ; Oww Namaz da ne biz böyle bir ibedet duymadık bilmiyoruz,demediler etraflarında ki insanlar nasıl namaz kılıyorlarsa Rasulullah ve Müminlerde onlar gibi namaz kıldılar. Dolayısıyla namaz ve Mescid-i Aksa'ya yönelmek Rasulullah'a Kuran Dışı Vahiy ile öğretilmedi. Zaten ayetlerde es salat kavramı geçmektedir yani o namazı kıl! Ayetlerde es salat/o (bilinen) namaz denilerek kılınması "marife" olarak emredildiğine göre kılınacak olan namaz toplum tarafından bilinen bir namazdı. Yine ayetlerde namazı ikame et denilmektedir ikame zaten var olan bir şey için söz konusu olur. Bu konuda daha çok bilgi elde etmek isteyenler bizim "Kur'an-ı Kerimi Anlama Yöntemi Abdest Örneği Şer’u Men Kablenâ." adlı çalışmamızı okuya bilirler.

4-) O kendi nefsinden konuşmaz konuştuğu ancak vahiydendir.

Ayette Peygamberimizin konuştuklarının vahiy olduğunu söylüyor demek ki peygamberimizin sözleri vahiydir.

CEVAP: İlgili ayette Mekke Müşrikleri'ne karşı Peygamberimiz'in kendi nefsinden konuşmadığı/uydurmadığı,konuştuklarının ve Mekke Müşrikleri'nin yalanladığı şeyin vahiy olduğu söyleniyor? Mekke Müşrikleri neyi yalanlıyorladı? Ku'anı! Demek oluyor ki ayette bahsedilen vahiy Kuran vahyidir. Aksi halde Peygamberimiz'in her dediği vahiy ise "Ya Aise bana bir bardak su verir misin" demeside mi vahiydir?Veya “Hz. Peygamber (asm), aşılama yapan bir topluluğa uğradı. Onlara 'Siz bunu yapmamış olsanız da (hurma) olur!' buyurdu. (O sene) hurmalar koruk çıkardılar (iyi bir verim alınamadı). Hz. Peygamber (asm), (neden sonra) onlara (tekrar) uğradı ve 'Hurmalarınız ne durumdadır?' diye sordu. Onlar da 'Şöyle şöyle buyurmuştunuz, (biz de öyle yaptık ve sonuç böyle oldu)' dediler. (Bunun üzerine Resûlûllah): 'Siz dünyanızın işini daha iyi bilirsiniz.' dedi.” (Müslim, Fedail, 141) Eğer her söylediği vahiy olsa yukarda zikrettiğimiz hurma aşılama meselesinde yanılması düşünülemezdi. Demek oluyor ki ayette "onun size konuştuğu şey(yani Kuran) vahiydir yoksa kendinden uydurduğu bir şey değildir,buyrulmaktadır. O halde ayetlerin tam meali şöyle olur. O kendi nefsinden konuşmaz,onun konuştuğu (nefsinden uydurduğu bir kitap değil) vahiydir.

Devam Edecek...

Kaynakça 

(1) Türkiye Diyanet Vakfı Ansiklopedisi Vahiy Maddesi.

(2) Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Kavramlar Kitabı 678-679.

(3) Türkiye Diyanet Vakfı Ansiklopedisi Vahiy Maddesi.


 

- Mehmet Maksut Çil

Commentaires


©2019 by Müverrih Mecmua. Proudly created with Wix.com

bottom of page